Bugün Twitter’da doğumunun 100. yıldönümü nedeniyle İlhan Berk adına tagı açılmış. Ne güzel! Şairlerimizi anıyor, güzel şiirlerini paylaşıyorlar sanısına kapılmakla ne büyük hata ettiğimi anladım. Paylaşılanların çoğu uyduruk söz yığınlarıydı. Birkaç örnek vereyim:
“AkIa geIen, başa geIir diyorIar ya, yaIan!
ÖyIe oIsa, miIyonIarca sen düşerdi başıma...”
“Uyuyunca geçmez, geçerse uyursun.”
“Gel diyemiyorum ama bekliyorum...”
“Senin bakışın hangi şiire benzer?
Kime uyur, dokunur, sarılır bu kalp?
Hangi insanda rastlanır sana?
Gel ve anlat...
Senden baskası nasıl sevilir ?
Bilmiyorum ben…”
“Sana içimi döksem, beraber toplar mıyız?”
“o kadar içten gülüyordun ki, içini kıskandım.
için olmak istedim.
gülüşünden öpüyorum.”
Şunların paylaşanların evinde, şairin bir kitabı var mıdır? Sanmam. Olsaydı bu uyduruk sözleri paylaşmazlardı. İlhan Berk’in nice güzel şiiri varken nasıl oluyor da bu uydurmalar elektronik dünyayı dolduruyor? Suçu Google’a atmak isterdim ama “İlhan Berk” diye aratınca şairin birçok şiirine ulaşılıyor. Öyleyse bu paylaşımları yapanlar, bu kadarcık bile uğraşma gereği duymamışlar. Bazılarının altına anısına saygıyla yazmışlar. Anısına saygı duyan ahmakların şairin mısraları diye uydurmaları paylaşmaları pek gülünç.
#İlhanBerk tagına bakın ve şaire, şiire yapılan saygısızlığı görün. Sanat diye çöple besleniyor bu insanlar. Yazık!
Eflatun Solmaz - Bohem
yanlış anlıyorum diye bağıran salak bir bakış deler içimi hangi işe el atsam çıraklıktan ustalığa bir yalnızlık ki açlık sınırında yazmak ...
-
Sümbülzade Vehbi, 18.yüzyılda yaşamış bir şahsiyet. Tevatür odur ki bir gün padişahın huzuruna çağırılır. Hiç işi gücü olmayan, durduk yere ...
-
Rapunzel dendiği zaman gözümüzün önüne, upuzun saçlarını kuleden aşağıya sarkıtmış bir genç bir kız imgesi gelir. Ben de bu yazımda o saçla...
-
Browne, 1632 Ocağı'nda Felemenk'te ikamet ettiği ve insan bedeninin sırları konusuna her zamankinden daha fazla yoğunlaştığı bir dö...
