Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mayıs, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Büyük Tasarım

“…1277′de, Paris Piskoposu Tempier, XXI. Papa Johannes’in talimatları üzerine harekete geçerek 219 maddelik bir lanetlenecek günahlar veya sapkınlıklar listesi yayınladı. Sapkınlıklar arasında doğanın yasalarının bulunduğu düşüncesi de vardı, çünkü bu düşünce Tanrı’nın kadiri mutlak oluşuna aykırıydı. Birkaç ay sonra sarayının tavanı üzerine çöktüğünde Papa Johannes’in yerçekimi yasası yüzünden ölmesi ilginçtir.” Stephen Hawking, Büyük Tasarım

Yanlış Okumalar

“Heraklit, kitabı Artemis tapınağına emanet etti, bazıları da onun kitaba ancak onu okuyabilenlerin yaklaşabilmesi için bilerek kapalı bir dille ve kendisini kara kalabalığın nefretine uğratacak hiç de hafif olmayan bir tonda yazdığını söylüyor.” Heraklit’in kendisi ise: ‘Niye beni şuraya buraya çekiştirip duruyorsunuz kara cahiller? Sizin için yazmadım ben, beni anlayabilenler için yazdım. Bir insan benim için yüz bin insan değerindedir; güruhsa, hiç,’ demiştir.” Umberto Eco, Yanlış Okumalar

Jean Baudrillard - Şeytana Satılan Ruh

“İmgeden yola çıkarak dünyayı kavrayabilme olanaksızlığının yanı sıra, haberden yola çıkıp eylem ve kolektif bir iradeye yöneliş de olanaksızdır. Duyarsızlaşma ve eyleme geçme arzusundan yoksun olunmasının nedeni kayıtsızlık ve genel anlamda bilgisizlik değildir. Sorun yeniden canlandırmanın izleyiciyle olan göbek bağının kopmuş olmasıdır. Artık ekranın yansıttığı bir şey yoktur. İnsan sanki bir tür sırsız aynanın gerisinde durduğu gibi bir hisse kapılmaktadır. Siz dünyayı görebiliyorsunuz ancak dünya sizi göremiyor, size bakmıyor. İnsan ancak kendisine bakan şeyleri görebilir. Ekran her türlü ikili ilişkiyle her türlü ‘yanıtlama’ olasılığının arasına giriyor/engelliyor. İşte bu yüzden canlandırma konusundaki kusur yalnızca eyleme geçilmesine engel olmakla kalmayıp bir haber, bir imge, sanallık ve ağlara özgü etiğin de oluşmasını imkânsızlaştırıyor.”

Dil'im - 006

– Tanıyor musun kendisini? – Tanışıklığımız var. – Ne diyorsun söylediklerine? – Ne diyeyim? – Bilmiyorum, sana soruyorum. – Adam olana bir söz yeter. – Anlamadım. – Ciğer sever misin? – Konuyla ne ilgisi var? – Sever misin? – Severim. – Dört kuruşa sana kilolarca ciğer verebilirim. – Nasıl? – Şöyle. Adamın yarımı ancak çocuklukta olur. Yetişkin biriyse ya adamdır ya değildir. – Seni anlamakta gerçekten güçlük çekiyorum. Senin az önce söylenenler konusunda bir cevabın var mı yok mu? – O sorunun cevabı verileli çok oldu? ­ – Herhalde ben kaçırdım. Ne demek istediğini biraz daha açık söyler misin? – Anlaması gereken anlaması gerekeni neden anlamıyor, anlamıyorum.

Korn - Evolution

Evrim Parmak uçlarımla kazıyorum Üstünde durduğum topraktan Ayıklayacağım narin kemikler arıyorum Evrim Asla arıtılmayacağım Uğraşıyorlar ama asimile olmayacağım Elbette uzak bir geçmişten geldik Bak bu dal da nasıl kırılacak Üzgünüm hiç inanmadım Gördüğüm kanıtlara rağmen Benim için ümit kaldığına Bu evrim Sadece evrim Yadsımaya cesaretim yok İçimdeki basit bir yaratık Orada duruyor Beynimi kontrol ediyor Neden ölüme layığım Neden tahakkümü altındayım Bu içimde kilitli hayvanın İyice görmek için yaklaş Şüphesiz kimi türler ayakta kalacak Sıkı dur, içine giriyorum Evrim Zamanı gelecek bu kemikler bulunacak Çoğalmaya sebep olan virüs Bir kavanozda korunacak Belki dünya yoldan çıkacak Bir milyon yıl içinde birileri diyecek Bu orospu çocuklarının hepsi dengesiz Bu evrim Sadece evrim Yadsımaya cesaretim yok İçimdeki basit bir yaratık Orada duruyor Beynimi kontrol ediyor Neden ölüme layığım Neden tahakkümü altındayım Bu içimde kilitli hayvanın

Lafotizmalar V

Cahilin kafası kendi etrafında döner. * * * Amacı aşmaktan başka ne amacımız olabilir? * * * İşin gücün eleştirmekse, yaratamazsın. Öyle keskinleşir ki dişlerin, kendini yaralamaktan korkarsın. * * * Yazar, hiçbir tanıklığa burun kıvırmaz. İstediği yerde değildir, hep zorunluluklardadır. * * * Dekor değişir, adam değişmez. * * * Ciddiyeti olmayanın öfkesi neye yarar? * * * Ölüm beklenmez. ama muhakkak gelir. * * * Büyük adam! Güneş batarken bile gölgen yok. Ama sen suçu havalara atarsın. * * * Düşmanın neşeni almışsa, yenilmişsin demektir. * * * İstemeyi istedikten sonra, istediğin her şeyi isteyebilirsin. * * * Biri besteleri için çocuklarım diyordu. Hangi vicdansız ana-baba, çocuklarını satar? * * * Sürdürmek neden, madem plastikten suçlar yüzünden bunca çektiğimiz? Dilimizin suçu mu mecburiyetlerimiz?