(3.2.2001)
ben kucağa alınmamış bebekken
daha gözlerim dünya nedir bilmezken
yokluğunu hissederdim daha o zamandan
ağlarken anlattıklarımı anlayacak olan
kara günün kara gözlü dostunu
suyun ne olduğunu bilmeden
nerden bilecektim
her kucağa alınışımın şefkat değil
bazen beni boğmak için olduğunu
hey sen,
masum kara gözlerle
dünyaya bakan ceylanı
gözünü kırpmadan vuran avcı!
ne diye taşırsın o yüreği
göğüs kafesinde
Eflatun Solmaz - Köle
Ya salağa yatarsın. Ya nereye yatarsan yat, salaksın. Dostluklar ısınıyor içimde, transistörler gibi... Zorunlulukların ve arzuların dilek...
-
Sümbülzade Vehbi, 18.yüzyılda yaşamış bir şahsiyet. Tevatür odur ki bir gün padişahın huzuruna çağırılır. Hiç işi gücü olmayan, durduk yere ...
-
Rapunzel dendiği zaman gözümüzün önüne, upuzun saçlarını kuleden aşağıya sarkıtmış bir genç bir kız imgesi gelir. Ben de bu yazımda o saçla...
-
Browne, 1632 Ocağı'nda Felemenk'te ikamet ettiği ve insan bedeninin sırları konusuna her zamankinden daha fazla yoğunlaştığı bir dö...