Sonbahar gelmiş cilveloy. Sanki içeriye itiliyormuşum gibi geliyor. Dışarısı "sıcak" karşılamıyor. Ama öyle aşk sözcükleri bilmez sonbahar. "Ben buyum" der "işine gelirse. Benden geçeceksin diye, istediğin gibi olamam". Hep böyle nemrut değildir, arada bir yüzünün güldüğü de olur. Güneş de işte gülen yüzün hatlarından sızarak yeri tatlı tatlı okşar. Eğer tepelik bir yerdeyseniz, o okşamaları, dokunuşları görebilirsiniz.
Yerin güneşle hasret gidermesi, en yaman kış günlerinde de olabilir. Güneş o zaman yere bir başka dokunur. Daha güçsüz, daha etkisiz. Çünkü kışın gülümsemesi, dudakları birleştirip yanak kaslarını birazcık kulağa doğru çekmekten ibarettir. Gelecek kışın, pek yakında gelecek kışın derdine bu mevsimde düşersek sonbaharı nasıl yaşayacağız.
Eflatun Solmaz - Bohem
yanlış anlıyorum diye bağıran salak bir bakış deler içimi hangi işe el atsam çıraklıktan ustalığa bir yalnızlık ki açlık sınırında yazmak ...
-
Sümbülzade Vehbi, 18.yüzyılda yaşamış bir şahsiyet. Tevatür odur ki bir gün padişahın huzuruna çağırılır. Hiç işi gücü olmayan, durduk yere ...
-
Rapunzel dendiği zaman gözümüzün önüne, upuzun saçlarını kuleden aşağıya sarkıtmış bir genç bir kız imgesi gelir. Ben de bu yazımda o saçla...
-
Browne, 1632 Ocağı'nda Felemenk'te ikamet ettiği ve insan bedeninin sırları konusuna her zamankinden daha fazla yoğunlaştığı bir dö...